Sutyenin tarihçesi ve toplumda değişen algısı

Sutyen, yüzyıllar boyu moda ve kadın bedeni konusundaki düşüncelere göre popülerlik kazanan ya da kaybeden bir iç giyim malzemesi oldu. Peki ilk sutyen nasıldı? Ne zaman bulundu? İşte sutyen ve ilginç tarihi hakkında bilmedikleriniz

Sutyenin tam olarak ne zaman bulunduğu hakkında net veriler bulunmuyor. Sutyen benzeri parçalara Antik Yunan uygarlığında rastlanmış. 2008’de Avusturya’da yapılan bir kazıda, günümüzdeki sutyenlere benzeyen yıpranmış dört kumaş parçası çıkarılmış. Sutyen, göğüsleri destekleme ve sergileme aracı olarak Avrupa’da Ortaçağ’a kadar uzanıyor. Asya’da sutyenin tarihi ise Avrupa’ya göre çok daha yeni. 20. Yüzyılda bile kadınlar göğüslerini bezle sarmaya devam etmişler.

13. yüzyıl Fransız cerrahlarından Henri de Mondeville’nin, kadınların giydiği sütyen benzeri malzemelerden söz eden yazıları bulunuyor. 15. yüzyıl Alman şairlerinden biri de sutyenden şöyle söz bahsediyor: “Çoğu kadın göğüsleri için iki torba yapıp, genç erkeklere güzelliklerini göstere göstere dolaşıyor sokaklarda.”

20. yüzyılda sutyenin toplumsal algısı nasıl değişti?

Sutyenin ilk tasarımları günümüzdeki inceliklerinden yoksun, kaba ve hapsedici özellikler taşıyormuş. Her bedene uygun ölçülendirme tekniği ise daha sonra gündeme geliyor.
1950’lerde torpido görünümlü ağır sütyenler kullanılıyormuş. 1964’ten sonra ise hafif ve şeffaf görünümlü sütyenler üretilmeye başlanmış. 1960’larda feminizmin yükselişiyle birlikte kadınlar sutyensiz dolaşması popüler hale geliyor.

Feministler sutyen yaktı mı?

Tasarımcı Colleen Hill, Feministlerin sutyen taktığına dair inancın asılsız olduğunu söylüyor.
Buna ilaveten 1968’deki Amerika güzellik yarışmasını protesto amacıyla toplanan feministler, ‘özgürlük kutusu’ olarak adlandırdıkları bir çöp kutusuna, başta sutyen olmak üzere, baskı aracı olarak gördükleri topuklu ayakkabı, makyaj malzemeleri ve kadın dergileri gibi eşyaları fırlatıyorlar.

1970’lerde ise sutyen defile podyumlarına taşınıp, bir moda unsuru haline geliyor. İşin ilginç yanı hem 1960’lardaki sutyen algısına hem de 1970’lerde sutyenin bir moda unsuru olarak zihinlere kazınmasında aktif rol oynayan modacı aynı: Ünlü Fransız iç giyim tasarımcısı Chantal Thomass.
1994’te Madonna, bir zamanlar feministlerin baskı unsuru olarak gördüğü sutyene yeniden kucak açıyor. Koni şeklindeki ünlü korse benzeri giysisi “provokatif ve seksi” olarak değerlendiriliyor.